HİLE // Dizi İncelemesi // Nedir?

Selamlar, sevgiler. Hacılar ne ettiniz? Bugün sizlere Youtube üzerinden yayınlanmış web dizi olan Hile’yi inceleyeceğim. O kadar yapım varken neden bu diyecekler çıkabilir. Ben şimdiden cevabını vereyim. Genelde ülkemizde film olsun, dizi olsun, gerçekten hakkını vererek yapılmış yapım sayısı çok çok az. Komedi yapalım iki bel altı espri koyalım, korku yapalım cin falan koyalım. Fantastik yapmaya çalıştılar, onda da Amerika gibi olacağız bir yandan da Türk olacağız kafalarıyla, hikaye anlatımı çok kötü bir yapım oldu. Bilim Kurgu neden yok bizde, dedik. Bütçe yok dediler. Bizde inandık. Tamam bütçe yok diyelim. Bu inceleyeceğim yapımın bütçesi gerçekten düşük. Ama oldurmak isteyen olduruyor. Oldurmak isteyen, kaliteli de olduruyor. Her yazımda olduğu gibi sohbetimizi yaptık, şimdi incelememize geçelim.

Hile’nin şuan 2 sezonu bulunmaktadır. Final yapacak olan 3. sezonunu beklemekteyiz. İki sezonun konsepti farklı olduğundan, hem sezonlar halinde hemde bütün halinde inceleyeceğim.

Dizi temel olarak gerçek hayata müdahale edebilen bir bilgisayar oyununu ele almaktadır. Felix Weber ismindeki baş karakterimiz alanında iyi bir bilgisayar programcısıdır. Bir gün RW Games oyun çıkmadan önce oyunu Felix Weber’e gönderir. Yazılımsal açıklarını bulmasını ve düzeltmesini isterler. Felix ise yazılımsal bir açık olmadığını görür ve oyunun hile kodlarını yazar. Sonradan anlaşılacağı üzerine oyunun hile kodları da gerçek hayata müdahil olmakta. Silah hilesi yazarsanız, dolabınızda gerçekte olan bir sürü silah gelebiliyor. Yada o hile kodlarıyla dünyayı alt üst edip tanrı olabilirsiniz. Tabi iş böyle olunca aç gözlü insanlıktan kimse yerinde durmaz ve konumuz tam olarak başlar. Daha fazla ne olduğunu anlatmak istemiyorum.

Dizi bana ilk başladığı andan itibaren sürükleyici ve ciddi aurayı vermeyi başardı. İlerledikçe, üzerinde oldukça düşünülmüş ve yazılmış senaryo olduğu bariz bir şekilde ortaya çıktı. İlk sezonda ki hikaye anlatımı ve setler uğraşılmış elementlerdir. Size ara ara bilim kurgu temelli detaylar vermesi ilginizi çekmeyecek gibi değil. Tanrı olabileceğiniz bir oyun var ve bu oyunun çalışma prensibine dair çok fazla şey bilmiyorsunuz. Size bazı detayları ufak ufak veriyor ama hala tam anlamıyla mantığını anlayabileceğimiz detaylar verilmedi. 3. Sezonda en beklediğim olaylardan biri bu anlatım olacak.

Dizi 2. sezonunda çok farklı bir konseptle karşımıza çıkıyor. Felix yer çekimi hilesiyle dünyayı altüst etmiştir. Binaların çoğu gitmiş, insanlar ölmüş, millet şoka girmiş. Anlayacağınız adam tüm dünya da ne devlet bıraktı, ne halk bıraktı, nede birşey… İnsanlar yaşayabilmek için kendi aralarında kolonileşmeye başlamış. Kimisi çetelere dönüşmüş. Anlayacağınız konu ilk sezondaki gibi hile kodlarıyla alakalı politik ve kaotik meselelerden çok, kendini yenilemiş. Dizinin aynı bütünsellik etrafında dönmekten çok, kendi hikayesine sadık kalıp, aynı zamanda bu hikayeyi konsept olarak ilerletmesiyle, kendini tekrar etmeyen bir yapım olmuş.

Tek tek oyuncu oyuncu yada karakter karakter bahsetmeyeceğim ama genel olarak oyunculuklar hakkında konuşmak istiyorum. Oldukça iyi olan oyunculuklar var. Bunlar zaten belli oluyor, hissiyat vermesiyle. Bir o kadar kötü olan oyunculuklarda var. Bu yapımı potansiyeli yüksek bir yapım olarak görüyorum açıkçası. Çünkü senaryo ve hikaye bir yapımı yapım yapan asıl özelliklerdir. Bazı kötü oyunculukların bulunmasını maddi açılara bağlıyorum o yüzden. Bazı efektlerin kötü oluşunu da buna bağlıyorum. Dizinin kamera açıları çok etkileyici ama efektleri o kadar da etkileyici değil. Hatta kötü diyebileceğim efektler var. Özellikle ilk sezonda. Ama ben bunları değerlendirme kriteri olarak tutmuyorum. Bütçesi daha yüksek olsaydı, çok daha iyi işler çıkartabilecek bir yapım olduğunu biliyorum. Buna rağmen hikaye anlatımıyla, senaryosuyla, uğraşılmış detaylarla ve dinamikle oldukça başaralı bir dizi olmuş. Çoğu yabancı yapımdan daha kaliteli olmuş diyebilirim. Müzikler ise sahnelerdeki hissiyatı vermekte oldukça başarılı. Oldukça özenle bestelenmiş müzikler mevcut.

Oyunculuklar bahsettiğim özelliklerde olmasına rağmen empati kurabildiğiniz karakterler mevcut. Kendinizle bağdaştırdığınız karakterler oluyor, nefret ettiğiniz karakterle oluyor, daha çok tanımak isteğiniz karakterler oluyor, aşık olduğunuz karakterler oluyor…

Bölüm süreleri ve sayısı az. Bu hareket çok hoşuma gitti. Böylelikle gereksiz filler bölümlerden ve yersiz repliklerden kaçınılmış. Bir yapımın uzun olması kaliteli olduğu anlamına gelmiyor. Hile bunun farkında olan bir dizi. Taha Ulukaya’yı bu tür radikal kararlarından dolayı tebrik ederim. Youtube üzerinden yapımcısı olan Filmler ve Filimler kanalından ücretsiz izleyebilirsiniz. Son bir şeyden daha bahsetmek istiyorum. Bu dizi aynı zamanda, Seoul, Cophenhagen, Miami Web Dizi Festivellerinde ödüller alarak ülkemizi sevindirmiştir. Buradan teşekkürlerimizi sunarız. Kendinize iyi bakın.